Ahmet Kaya Gurbette Ölüm

 Ahmet Kaya: Gurbette Ölüm


Ahmet Kaya Gurbette Ölüm


Ahmet Kaya'nın şarkılarını ben çok seviyorum. Her zaman dinlerim çünkü şarkıları bana dokunur, gerçek duygularıma tercüme olur. Ahmet Kaya: Gurbette Ölüm adlı yazım. İyi Okumalar.



Ahmet Kaya, 1957 yılında Malatya'da Kürt kökenli bir ailenin beşinci çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası Sümerbank dokuma fabrikasında çalışan bir işçiydi. İlkokul öğrenimini Malatya'da gördü. Müzikle 6 yaşında babasının hediye ettiği bağlama ile tanıştı. Okuldan geri kalan zamanlarında plak ve kaset satan bir dükkânda çalışıyordu.


16 yaşında yasadışı afiş basmaktan hapse atıldı. Daha sonra birkaç arkadaşıyla birlikte Halk Birimleri Derneği'nin çalışmalarına katıldı. Bu çalışmaları sırasında çeşitli etkinliklerde bağlama çalmaya devam etti.


1978 yılında Gelibolu'da askerlik yaptı, bu arada askeri orkestrada müzik çalışmalarına devam etti. Askerden döndükten sonra Emine adlı ilk eşiyle evlendi ve 1982 yılında kızları Çiğdem doğdu. Ancak evlilik uzun sürmedi. Daha sonra Yusuf Hayaloğlu'nun kız kardeşi Gülten Hayaloğlu ile evlendi. Bu evlilikten, 1987 yılında ikinci kızı Melis dünyaya geldi.


Tarzı


İlk dönem albümlerinde genel olarak bağlamaya ağırlık verdi.


Genellikle şarkılarında toplumsal meseleleri işledi. Toplam yirmi iki albümünde sadece bir Kürtçe şarkısı (Karwan) vardır ve bir tane de Kürtçe açılış bulunur.


Boğaziçi Üniversitesi'nde Ruhi Su ile tanışıp Mahsus Mahal isimli türküyü çaldığı zaman, Ruhi Su bağlamanın bu şekilde, at teper gibi çalınmayacağını söyler. Yıllar sonra Ahmet Kaya bir konserinde bağlama çalarken bu olaya nüktedan bir gönderme yaparak "Bağlama böyle de çalınır" der.


Olaylı Ödül Töreni 


10 Şubat 1999'da Magazin Gazetecileri Derneği'nin Princess Otel kongre salonunda düzenlenen ödül töreninde yılın en iyi sanatçısı ödülünü aldı ve ödül konuşmasında: "Ben bu ödül için İnsan Hakları Derneği’ne, Cumartesi Anneleri’ne, tüm basın emekçileri ve tüm Türkiye halkına teşekkür ediyorum. Bir de bir açıklamam var: Şu anda hazırladığım ve önümüzdeki günlerde yayımlayacağım albümde bir Kürtçe şarkı söyleyeceğim ve bu şarkıya bir klip çekeceğim. Aramızda bu klibi yayınlayacak yürekli televizyoncular olduğunu biliyorum, yayınlamazlarsa Türkiye halkıyla nasıl hesaplaşacaklarını biliyorum." dedi. Bunun sözleri üzerine davetlilerin bir kısmı tepki gösterip, küfretmeye ve kendisine çeşitli eşyalar fırlatmaya başladılar. Ahmet Kaya, MGD görevlileri tarafından kongre salonundan olağandışı koşullarda dışarıya çıkartıldı.


Gurbette Ölüm


16 Kasım 2000'de, Hoşçakalın iki Gözüm İsimli Albümünün Kayıtlarını Yaparken, Paris'in Porte de Versailles semtindeki evinde bir gece kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. 17 Kasım 2000'de 30.000'in üzerinde kişinin katıldığı törenle Paris'in Père Lachaise Mezarlığı 71. bölüme defnedildi.


4 Eylül 2007'de Türkiye'de kendi ismine açılan tek yer olan Ahmet Kaya Halk Evi, Batman'da açıldı. 2009 yılında AK Parti hükûmetince mezarının Paris'ten Türkiye'ye taşınması konusunda fikirler ortaya atıldı. Ahmet Kaya'nın kabri hâlen Paris'in Père Lachaise Mezarlığı'nda yer almaktadır.


Ahmet Kaya Anlatıyor



''Onlarla konuşmuyordum; çünkü onlarla konuşamıyordum. Giyimleri başkaydı, konuşmaları başkaydı. Onlar gibi konuşmaya çalışıyordum. Mesela terziye gidip onlar gibi pantolon diktirmeye filan başlamıştım. Terzinin yaptırdığı pantolonların üzerime uymadığını görüyordum. Onlara yakışıyordu bana yakışmıyordu. Bir kız vardı bizim okulda; herkesin bir ilk aşkı vardır, çocukluk aşkı. Bir gün gittim dedim ki "Biraz seninle konuşak beş dakika, yani kaçıyorsun hep iki tane laf edek." Bana dedi ki "Rica ederim" dedi. Öyle bir ağrıma gitti ki yav dedim "Ben de sana rica ederim." Ben o zaman rica ederim'in anlamını bilmiyordum yani onu bir küfür gibi zannettim biliyor musunuz.''



Benim En Sevdiğim Şarkısı: Söyle 


Kaynak: wikipedia 

Yorum Gönder

1 Yorumlar